İkinci Şubesiyle; Sıdıka Meze Moda
Beşiktaş'ta mezeseverlerin uğrak noktası olan Sıdıka, artık Kadıköy'de. Üstelik daha geniş, daha ferah. Kalabalıkları ağırlayabilecek bir noktada. Gitmeye karar verirseniz rezervasyon yaptırmayı unutmayın, bizim yakanın insanları burayı çoktan keşfetmişler, yer bulamamanız olası!
O haftasonu annemin doğumgünüydü, sürpriz olarak arkadaşlarını toplayıp bişeyler yapmak istiyordum. Nerede olabilir diye kendi kendime düşünürken, karşıma çıktı Sıdıka. Beşiktaş'taki şubesinin tersine kocaman bir alanda, kalabalıkları karşılayabilecek kadar geniş göründü gözüme. Oyun Atölyesi'nin sokağından girince azıcık yürüdüğünüzde hemen solunuzda görebileceğiniz Sıdıka, karolu yerleri, kocaman balık figürü olan kapıları ve gün içerisinde var olan lezzetlerin yazılı olduğu kocaman kara tahtasıyla anında ilgimi çekti. İyi ki de çekmiş, nefis bir doğumgünü kutlaması, çok çok keyifli bir cumartesi gecesi oldu her birimiz için.
Öncelikle şunu söyleyebilirim ki, burada balık-meze keyfi yapmak için birçok yerde olduğu gibi servet ödemenize gerek yok. Kalabalıklar halinde gittiğinizde mezelerin her birinden birkaç tane söylemeniz gerekebilir, porsiyonlar küçük; ancak hesaplı. Klasik lezzetlerin yanısıra, her yerde karşınıza çıkmayacak farklı tatlar da mevcut. En mühim özelliği ise her şey taptaze, günlük. Mutfakta titiz bir çalışma yapıldığı çok belli.
İlk olarak sakızlı foccacio ekmeklerinden getirdiler sofraya, dakikalar sonra ne kadar güzel şeyler tadacağımızın habercisi gibiydi bu ekmekler. Çok tazeydi, günlük olarak yapıldıklarını öğrendik. Sonrasında siparişlerimizi verdik ve gecenin keyfini çıkarmaya devam ettik. Türkiye'nin farklı yörelerindeymiş hissi veren, mevsime uygun şekilde apayrı bölgelerden getirilmiş olan otlardan oluşan, ot tabağı lezizdi. Levrek marine, fava, patlıcan ezme ve lakerda harikaydı; ama tüm bunların yanında favorim fıstıklı peynirli ezme oldu. İlk defa denediğim bu lezzet, sofranın yıldızı oldu bizim için, birden fazla kez bu ezmenin siparişini verirken buldum kendimi. Ara sıcak olarak kalamar ve tereyağında karidesi tercih ettik, ikisi de enfesti. Ana yemek olaraksa meşhur asma yaprağında levreği yemenizi tavsiye edebilirim. Bir sonraki gidişimde ise Beşiktaş şubesinde de oldukça meşhur olmuş olan, herkesin anlata anlata bitiremediği, telde karidesi deneyeceğime dair söz verdim kendi kendime. Ayrıca bir cuma günü gelip balık çorbası da içebilirim diye düşündüm tüm bu lezzetleri denemeden önce. Balık çorbası sadece cumaları var. Biz meze ve balıktan yana kullandık seçeneklerimizi; ancak burada, kırmızı yeşil ve beyaz soslu olarak adlandırdıkları makarnalardan da deneyebilir, köfte tabağına da bi şans verebilirsiniz. Doğumgünü kutlamaya gittiğimiz için, tatlı olarak getirdiğimiz pastayı yedik; ancak burada birçok tatlıyı da bulabilmektesiniz. Özellikle dondurmalı sakızlı muhallebi ve mutluluğun resmi Abidin isimli tatlıları deneyebilirsiniz. Her şey çok güzeldi evet; ancak küçük bi eleştirim de var bu kez. Servis daha iyi olabilirdi bence. Yine de bu lezzetler sayesinde çok hoş bi akşam oldu. Meze-balıkseverlere tavsiye olunur ! :)
Buranın bana anımsattığı şarkı; Sezen Aksu-Alaturka
http://www.youtube.com/watch?v=ELhD06IMBAU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder